Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Kurum ile AB Komisyonu Kıdemli Başkan Yardımcısı Timmermans’ın görüşmesinde Türkiye’nin hidrojen potansiyeli ele alındı. Türkiye’nin hidrojen potansiyelinin, Avrupa ülkelerinin ihtiyacını giderebilecek kapasiteye sahip olduğunu vurgulayan Bakan Kurum, hidrojen teknolojilerine yatırımın artırılmasına yönelik çalıştıklarını belirtti. Avrupa ülkelerinin Akdeniz Havzası’ndaki ülkelerle hidrojen bazlı ekonomiye geçmesi gerektiğini vurgulayan Timmermans ise Türkiye’nin bu noktada her zaman önemli bir oyuncu olacağını ekledi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan verilen bilgiye göre, ikili görüşme sonrası basının karşısına geçen AB Komisyonu Kıdemli Başkan Yardımcısı Frans Timmermans, Türkiye’nin iklim değişikliğiyle mücadeledeki karbonsuzlaştırma çabalarını ve taahhütlerini memnuniyetle karşıladıklarını açıkladı: “Benim AB adına burada olmam bu sürecin devamı açısından sembolik önem taşıyor. Bizler daha iyi bir dünya ve daha iyi bir çevre ortaya koymak durumundayız çocuklarımız ve torunlarımız için. Bunun için de şimdiden çalışmaya başlamalıyız. Türkiye ile olan diyaloğumuzun hem AB için hem de Türkiye için stratejik bir fırsat olduğunu düşünüyorum.”
“Hidrojen bazlı bir ekonomiye geçmemiz gerekiyor”
Timmermans ayrıca Türkiye’nin hidrojen potansiyeline dikkat çekerek hidrojenin gelecekte endüstrinin pek çok alanında kullanılacağını vurguladı: “Özellikle Türkiye gibi ülkeler hem rüzgârdan hem de güneşten ihtiyacından da fazla enerji üretmeye başlayacak. Dolayısıyla bu enerjiyi ihraç edebilecek. Tabii bu enerjinin aynı zamanda depolanması gerekiyor. Özellikle hidrojen ile bu çok daha kolay bir şekilde yapılabilecek. Dolayısıyla kilovat saat cinsinden bu enerji bedeli çok ucuz olacak. Bu alanda da artık ortaklıklar kurmak istiyoruz. Avrupa Birliği olarak bizim üreteceğimizden çok daha fazlasına ihtiyacımız olacak. Özellikle Akdeniz Havzası’ndaki ülkelerle beraber hidrojen bazlı bir ekonomiye geçmemiz gerekiyor.”
İkili görüşmede Türkiye’nin iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında atacağı adımları ve Avrupa Birliği ile uyum içerisinde karşılıklı sağlanacak destekleri detaylı bir şekilde görüşme fırsatı bulduklarını belirten Bakan Murat Kurum, “Tüm Avrupa Birliği’nde olduğu gibi Akdeniz Havzası’nda yer alan ülkemizde de iklim değişikliğinin etkileri net olarak hissediliyor. Görüşmemizde tüm ülkelerin yenilenebilir enerji teknolojilerinin kaynaklarının artırılması noktasında adımların atılması gerektiğine, bu noktada gerek bilgi ve tecrübe paylaşımı gerek teknolojinin yeniden geliştirilebilmesi ve yeni teknolojinin oluşturulabilmesi adına iş birliğinin daha da güçlü bir biçimde yapılması gerektiğine karar verdik” ifadelerini kullandı.
“Avrupa’nın yeşil hidrojen kaynağı Türkiye olabilir”
Kurum ayrıca hidrojen ile ilgili iş birliğini artırma noktasında Timmermans’la oldukça verimli bir görüşme yaptıklarını paylaşarak şunları ekledi: “Avrupa’nın yeşil hidrojen kaynağı Türkiye olabilir. Bugün ticaretimizin yüzde 50’den fazlası Avrupa Birliği ülkeleri ile yapılmakta. Dolayısıyla iklim değişikliği ile mücadele kapsamında atacağımız adımları da Avrupa Birliği ile uyumlu hâlde yürütüyor olacağız. 27. Taraflar Konferansı (COP27) öncesi ulusal katkı beyanımızı güncelleyeceğiz. Sera gazı azaltımı için emisyon ticareti sistemini hayata geçiriyoruz, yeşil finansmanın artırılması ve yeşil yatırımlarla bu noktada buluşması için de yeşil bir taksonomi oluşturuyoruz. Bu çerçevede yatırımların fırsata dönüştürüldüğü bir ortam oluşturacağız.”