Sürdürülebilir finans 2023’te de gelişmeye devam ediyor

Sürdürülebilir finans 2023’te de gelişmeye devam ediyor

Yeşil, sosyal ve sürdürülebilirlik tahvilleri, ekonomik açıdan zor geçen bir yıla rağmen pazar payını korumayı başardı.

Yeşil, sosyal ve sürdürülebilirlik tahvilleri (Green, Social, Sustainability, Sustainability-linked and transition bonds, GSS+) ihracının 2021 sonundaki toplam büyüklüğü 1 trilyon doları aşarak yeni bir rekor kırmış ve küresel tahvil piyasasında yüzde 5’lik bir paya sahip olmuştu. 2022’de tanık olunan zorlu makroekonomik koşullara rağmen GSS+ küresel tahvil piyasasındaki yüzde 5’lik payını korumayı başardı.

2022’de ihraç edilen GSS+ kapsamındaki sürdürülebilirlik tahvilleri 166,4 milyar dolara ulaşırken, sosyal tahviller toplamda 130,2 milyar dolar, sürdürülebilirlik bağlantılı tahviller (Sustainability Linked Bonds, SLBs) 76,3 milyar dolar, geçiş tahvilleri ise 3,5 milyar dolar oldu.

Şimdiye kadar oluşan GSS+ toplam hacmi ise 2022 itibarıyla 3,7 trilyon dolara ulaştı. Tarihinde ilk defa yeşil yatırımlara olan talep, arzı geride bıraktı. Ancak bu ilgi durulacak gibi gözükmüyor. Piyasanın 2023’te daha da gelişeceğine kesin gözüyle bakılıyor.

Arz sorunu ortadan kalkıyor

Bugüne kadar 2 trilyon dolardan fazla yeşil tahvil ihraç edildi ve 2025 yılına kadar bu miktarın yıllık 5 trilyon dolara ulaşabileceği belirtiliyor.

Arzı fazlasıyla aşan talep, bu hedefe ulaşmanın önünde önemli bir engel olmaya devam ediyor. Ancak iklim dirençli yatırımlara yönelik sermaye akışını artırarak bu tıkanıklığı çözmek mümkün.

Mevcut yeşil yatırım evreni, piyasaya net tanımlar ve kurallar getirilerek, iklim direncini temel alan yatırımları içerecek şekilde genişletilebilir. Bu genişleme ile, aşırı hava koşullarının doğrudan etkilerini azaltan yatırımların ötesine geçilebilir ve ekosistemlerin ve toplulukların iklim değişikliği kaynaklı kırılganlıklarını ele alan yatırımları da kapsayabilir.

Geçtiğimiz yıl, Climate Bonds, Küresel İklim Direnci Programı’na üç yeni hedef eklemiştir.

  • iklim direncini oluşturan güvenilir, bilime dayalı yatırım fırsatlarını belirlemek,
  • güvenilir dayanıklılık önlemlerine yönelik finansmanı seferber etmek,
  • destekleyici bir politika ve düzenleyici bir ortam aracılığıyla iklim dirençli yatırımların büyümesini hızlandırmak .

Climate Bonds, 2023’te iklim direncine yönelik ilk yeşil yatırımları teşvik ederek, arz kıtlığı nedeniyle sorun yaşanan bu alanı canlandırmayı hedefliyor.

Sürdürülebilirlik bağlantılı tahvillerde artış bekleniyor

Sürdürülebilirlik Bağlantılı Tahviller (Sustainability Linked Bonds, SLBs), sürdürülebilir finans piyasasında yeni ortaya çıkmış olsa da 2022 sonunda 204,1 milyar dolarlık piyasa hacmine ulaştı.

Yatırımcılara, şirketlerin iklim performansı üzerinde katkı sağlayan yenilikçi yapısı sayesinde, SLBs’nin popülaritesi hızla arttı. Ancak sürdürülebilirlik ile ilgili hedeflerin ileriye yönelik performansına dayanan SLBs düzenlemesinin temelinde yer alan KPI’ların (key performance indicators – temel performans göstergeleri) yeşil aklamaya da neden olabileceğine dair kaygılar dile getiriliyor.

Climate Bonds’un 2023’ün başlarında Standart ve Sertifikasyon Planı’nı SLBs’leri kapsayacak şekilde genişletmesiyle bu sorunun giderilmesi amaçlanıyor. Yeni düzenleme ile piyasalar denetlenecek ve uluslararası kabul görmüş bir standart çerçevesinde, yatırımcılar ve düzenleyiciler SLBs’lere yönlendirilecek.

Düzenlemenin yürürlüğe girmesiyle SLBs’ye yönelik ilginin katlanarak artması bekleniyor.

Yasal düzenlemeler ilgiyi artırıyor

Enflasyon Azaltma Yasası (Inflation Reduction Act, IRA) ile Altyapı ve Yatırım İşleri Yasası (The Infrastructure Investment and Jobs Act, IIJA) aracılığıyla ABD’de 1 trilyon doları aşan bir tutarın temiz enerji ve iklim yatırımı için ayrılması bekleniyor.

Söz konusu düzenlemeler, temiz enerji için vergi indirimleri ve hibeler sağlayacak İki Taraflı Altyapı Yasaları (Bipartisan Infrastructure Law, BIL) ile destekleniyor. BIL, yeşil projelere yönelik yeni bir yatırım paketini kolaylaştırmak için hükümetin etkinleştirdiği ancak özel sektör tarafından yönetilen bir aracı temsil ediyor.

Öte yandan Davos Zirvesi’nde AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in açıkladığı Yeşil Mutabakat Sanayi Planı ile bir dizi yeni sübvansiyon, kredi garantisi, vergi denkleştirmesi veya diğer mali teşvikleri çekmesi bekleniyor.

 

 

Paylaş