Küresel Atık Geri Dönüşüm Hizmetleri Pazarı’nın 2027 yılına kadar 77,6 milyar dolar gelir elde etmesi bekleniyor.
MarketStudyReport’un hazırladığı rapora göre, 2020 yılında 54,39 milyar dolar değerinde olan pazarın, 2021-2027 döneminde yüzde 5,2 oranında büyümesi öngörülüyor. Pazarın, aynı dönem içerisinde yüzde 7,8 yıllık bileşik büyüme oranı ile çalışma döneminin sonunda 657,111 milyon dolar toplaması bekleniyor.
Atık yönetimi konusunda oluşan farkındalık, artan nüfus, genişleyen şehirleşme ve hükümetler tarafından yapılan yeni düzenlemelerle birlikte geri dönüşüm hizmetleri pazarının hızla büyüyeceği öngörülüyor. Örneğin Dünya Bankası Grubu’nun verilerine göre, 2016 yılında, dünya genelinde günde 2,01 milyar ton katı atık üretildi. Üretilen katı atığın, 2050 yılına kadar yüzde 70 oranında artarak 3,4 milyar tona ulaşacağı tahmin ediliyor.
Atıkların tekrar üretime dahil edildiği döngüsel ekonomi endüstrisinde; odun, plastik, gıda, cam, elektronik, giyim ve tekstil atıkları gibi segmentler dünya genelinde döngüsel metotların yaygın olarak kullanıldığı alanlar olarak belirtilirken, artan nüfusun etkisiyle gıda atığının, diğer atık türleri içinde en büyük gelir payına sahip olarak öne çıktığı vurgulanıyor.
Raporun bir bölümünde “Küresel Atık Geri Dönüşüm Hizmetleri Pazarı” başlığı altında Asya Pasifik, Kuzey Amerika, Avrupa, Latin Amerika ve Dünyanın Geri Kalanı olarak bölgesel analiz de yapıldı. Buna göre Asya Pasifik, atık malzeme yönetimi konusunda artan farkındalığın yanı sıra şirketlerin ve devlet kurumlarının etkin atık geri dönüşümü için hayata geçirdiği uygulamalar sayesinde pazar payı açısından dünya çapında lider konuma ulaştı. Avrupa ve Kuzey Amerika’nın da 2021-2027 döneminde yüksek büyüme oranını yakalaması bekleniyor.
Ayrıca raporda bazı uluslararası markalar döngüsel ekonomik modelde önde gelen oyuncular olarak belirtiliyor. Bunlar; ZARA SA, Unilever plc, Sony Group Corporation, Panasonic Corporation, Nestle SA, International Business Machines Corporation, Inter IKEA Systems BV, Hennes & Mauritz AB (H&M), Cisco Systems Inc. ve Adidas AG.
“Değer” kavramı yeniden anlamlandırılmalı
Yeni Zelanda’da yayımlanan yeni bir rapor ise, mevcut finansal sistemin döngüsel ekonomiye geçişi yavaşlatan engellerle dolu olduğunu gösteriyor.
Sustainable Business Network ve Grant Thornton’un ortak hazırladığı raporda, ekonomilerin doğal varlıkların tüketilmesi üzerine kurulduğu ve bu sayede elde edilen kazancın da başarı göstergesi olarak kabul edildiği belirtiliyor. Dolayısıyla mevcut finansal sistemin atık üretimini teşvik ettiği ancak atık geri dönüşümü konusunda yetersiz kaldığı ifade ediliyor.
Grant Thornton Sürdürülebilirlik ve Etki Lideri Michael Worth, işletmelerin sürdürülebilir bir şekilde üretilen ürünlerin piyasada rekabet edebilir hale gelmediği sürece bu modelden vazgeçmeyeceklerini söylüyor. Worth, halihazırdaki uygulamaların, şirketleri döngüsel ekonomi konusunda motive etmediğini ifade ederek yeni düzenlemelerin yapılması gerektiğinin de önemine değiniyor.
Rapor, “değer” kavramının döngüsel bir ekonomi bağlamında yeniden anlamlandırılmasının önemini vurguluyor. Bu kapsamda, değer kavramının maddiyat üzerinden değil, neyi koruduğumuz ve neyi dönüştürdüğümüz üzerinden yeniden adlandırılması gerektiği belirtiliyor.