Birleşmiş Milletler, aşırı hava olayları ve iklim felaketlerinden korunmak için erken uyarı sistemlerinin beş yıl içinde kullanıma sunulması gerektiğini vurguluyor.
Bugün dünya nüfusunun yaklaşık üçte biri, Afrika nüfusunun ise yüzde 60’ı aşırı hava olayları ve iklim felaketlerine karşı herhangi bir korumaya sahip değil. Dünya Meteoroloji Örgütü’nün bu yılın kasım ayına kadar korunmasız toplumlara yönelik erken uyarı sistemlerinin nasıl geliştirilebileceğine dair bir plan hazırlaması bekleniyor. BBC’den Matt McGrath’in haberine göre böyle bir geliştirme için yaklaşık 1,5 milyar dolara ihtiyaç duyulacak.
Son 50 yılda ortalama olarak her gün hava, iklim veya suyla ilgili bir felaket yaşandı. Dünya ısındıkça meteoroloji ile ilgili bu aşırı olayların son 50 yılda beş kat daha arttığı tespit edildi. Öte yandan erken uyarı sistemleri kullanıldığında bu felaketlerde hayatını kaybeden insan sayısında önemli ölçüde azalma sağlamak mümkün oldu.
Bununla birlikte erken uyarı sistemleriyle sağlanabilecek başarı büyük ölçüde nerede yaşandığına göre de değişiyor. Örneğin geçen yıl Louisiana’yı vuran Ida Kasırgası, kıtada kaydedilen en güçlü beşinci fırtına olarak ölçüldü. Etkili tahmin ve erken uyarı sistemleri sayesinde on binlerce insanın tahliyesi sağlandı ve toplam ölüm sayısı 100’ün altına düşürüldü. Bu noktada BBC muhabiri McGrath, Ida Kasırgası ile 2019’da Güney Afrika’yı vuran ve Mozambik, Malavi ve Zimbabwe’de yaklaşık bin kişinin ölümüne ve milyonlarca insanın insani yardıma muhtaç kalmasına yol açan Idai Kasırgası’nı karşılaştırıyor ve uyarıların özellikle kırsal alanlarla yeterince etkili bir şekilde yapılmadığına dikkat çekiyor.
“Herkes için öngörü gücünü artırmalıyız”
Erken uyarı sistemleriyle ilgili yeni planı tanıtmak için katıldığı bir konferansta, “İklim etkilerinin daha da kötüleşeceği kesinken, bu kabul edilemez,” ifadeleriyle erken uyarı sistemlerinin hayat kurtarma potansiyeline dikkat çeken Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, “Herkes için öngörü gücünü artırmalı ve herkesin harekete geçme kapasitesini geliştirmeliyiz” ifadelerini kullanıyor. Bu kapsamda Birleşmiş Milletler, Dünya Meteoroloji Örgütü’nden bu tür aşırı olayların erken bildirimlerinin beş yıl içinde tüm dünya toplumlarını kapsayacak şekilde yapılmasını sağlayacak bir plan geliştirmesini istedi.
Erken uyarı sistemlerinin en çok ihtiyaç duyulduğu yerler arasında Orta ve Batı Afrika’nın bazı bölgeleri, Karayipler ve Pasifik’teki gelişmekte olan küçük ada devletleri geliyor. Bu kapsamda Dünya Meteoroloji Örgütü, bu bölgelerde yaşayan insanlara sel, sıcak hava dalgası veya fırtına gibi bir felaketin yaklaşmakta olduğunu haber verebilecek ve atmosferin gerçek zamanlı izlenmesine dayanan bir teknolojiyi uygulamaya koyacak. McGrath, erken uyarı sistemlerinin aynı zamanda hükümetleri, toplulukları ve bireyleri hasarı en aza indirmek için nasıl hareket edecekleri konusunda bilgilendirmeye yardımcı olması gerektiğini vurguluyor.
1,5 milyar dolarlık bir finansmana ihtiyaç var
Erken uyarı sistemleri geliştirmek için ihtiyaç duyulan yaklaşık 1,5 milyar dolarlık paranın ise Dünya Bankası ve Yeşil İklim Fonu gibi kuruluşlardan sağlanması planlanıyor. Uzmanlar bu tür harcamaların kendisini çok kısa bir sürede amorti edebileceğini söylüyor. Örneğin, Küresel Uyum Komisyonu’na (Global Commission on Adaptation) göre 800 milyon dolarlık bir yatırım, 16 milyar dolara varan kayıpları önleyebilir.
Daha iyi uyarı sistemleri fikri memnuniyetle karşılanırken, zengin ülkelerin daha sıcak bir iklimin etkileriyle yaşamak zorunda kalacak ülkeler için yapabilecekleri çok daha fazla şey olduğu da ekleniyor. “Power Shift Africa” kampanya grubundan Mohammed Adow, erken uyarı sistemlerinin hayat kurtarmak için büyük önem taşıdığını ancak sadece ölümleri önlemekle yetinmememiz gerektiğini vurguluyor: “İklim felaketinden sağ kurtulan ve afet sonrası evlerini ve geçim kaynaklarını kaybeden insanlar, kendi başlarının çaresine bırakılırsa yapılan yardımın hiçbir anlamı kalmaz. Küresel toplum, iklim felaketi kurbanlarının sadece hayatta kalmalarına değil, gelişmelerine de yardım etmeli.”
Dünya Meteoroloji Örgütü’nün erken uyarı sistemleri üzerine geliştireceği planların, kasım ayında Mısır’da düzenlenecek COP27’de açıklanması bekleniyor.
[…] göre can kaybındaki düşüş, erken uyarı sistemleri ve koordineli afet yönetimi sayesinde […]