Blok zinciri teknolojisi karbon piyasalarını nasıl dönüştürebilir?

Blok zinciri teknolojisi karbon piyasalarını nasıl dönüştürebilir?

Karbon kredisi piyasası hızla büyürken, blok zinciri teknolojisi pazarın devam eden büyümesine katkı sağlayabilir.

Karbon kredisi piyasası, iklim değişikliğiyle mücadelede geniş ölçekli iş birliği için yeri doldurulamaz bir fırsat sunuyor. 2021’de yüzde 164 büyüyerek 851 milyar dolarlık bir pazar haline gelen karbon kredisi piyasası, net sıfır hedefi yolunda hükümetlerin ve şirketlerin sera gazı azaltımına yardımcı oluyor.

Karbon piyasasının son zamanlardaki büyümesi, net sıfır hedefine ulaşma konusunda olumlu bir adım olarak değerlendiriliyor. Ancak asıl sorun, 851 milyar dolarlık pazarın ezici çoğunluğunun halkın çoğunluğundan izole edilmiş olmasından kaynaklanıyor. Çünkü yalnızca hükümetler ve büyük şirketler yasal olarak karbondioksit emisyonlarını dengelemekle yükümlü kılınıyor.

Birleşik Krallık, Kaliforniya ve Avrupa Birliği’nde, Emisyon Ticaret Sistemi’nin (European Union Emissions Trading System, EU ETS) toplam değeri 2021 yılında 769 milyar dolara ulaştı. Ancak bu miktarın yalnızca 1 milyar doları bireylere ve daha küçük kuruluşlara emisyon azaltıcı karbon kredileri satın alma yetkisi veren gönüllü karbon piyasalarına aitti.

Çoğu kişi ve kuruluş için ulaşılmaz olmanın yanı sıra, gönüllü karbon piyasasının şeffaflık ve kalite kontrolünden yoksun olması da potansiyel katılımcıları caydırıyor.

Karbon blok zinciri teknolojisi ile buluşuyor

Karbon kredisi piyasası hızla büyümeye devam ederken blok zinciri teknolojisi, erişimi daha az ayrıcalıklı hale getirerek pazarın devam eden genişlemesine yardımcı olmak için benzersiz bir fırsat sunuyor. Blok zinciri teknolojisi, karbon kredisi pazarındaki şeffaflıkla ilgili sorunları çözerken aynı zamanda piyasayı da herkesin erişimine açma olanağı sağlıyor.

Yaygın kanaatin aksine blok zinciri teknolojisi, sadece kripto para endüstrisi ile sınırlı kalmıyor; iş akışlarını optimize etmek, çok taraflı süreçleri kolaylaştırmak, anlaşmazlıkları en aza indirirken hesap verilebilirliği artırmak ve varlık tokenizasyonu[1] yoluyla yeni pazarlar açmak için birçok endüstri tarafından uygulanabilen bir mekanizma olarak karşımıza çıkıyor.

Örneğin telekom endüstrisi, rakip operatörler arasındaki dolaşım ücretlerini hızla ödemeye yardımcı olmak için blok zinciri teknolojisini halihazırda kullanıyor. Otomobil endüstrisi ise, güvenli ve otonom veriler, araç paylaşımı ve lojistik planlama gibi kilit alanlarda verimliliği artırmak için blok zinciri teknolojisinden yararlanıyor. Değerli metaller veya gayrimenkul gibi gerçek dünya varlıklarının tokenleştirilmesiyle de blok zinciri teknolojisinin kullanım alanı günden güne genişliyor.

Enflasyona karşı potansiyel bir tampon

Blok zinciri teknolojisinin kullanımı açısından gayrimenkul sektörü, karbon kredisi piyasasıyla benzerlikler taşıyor.

Dünyada New York, Londra, Hong Kong ve Tel Aviv gibi, insanların büyük çoğunluğunun bir daire satın almaya gücünün yetmediği çok sayıda pahalı şehir var. Ancak blok zinciri teknolojisi, perakende yatırımcıların bir daireye kısmen sahip olmanın avantajlarından yararlanabilecekleri bir yol sunuyor; bir arsa veya daireyi uygun fiyatlı hisselere bölerek, yalnızca gelir düzeyi yüksek kişilerin yapabildiği yatırımlardan herkesin faydalanmasını sağlayabiliyor.

Bu tokenleştirmenin kullanım alanları, günümüzün yükselen enflasyonuna karşı potansiyel bir tampon sağlarken, daha geniş bir yatırımcı sınıfının geniş çapta güvenli bulduğu yatırımlara erişimini de kolaylaştırıyor.

Blok zinciri teknolojisi, düzenlenmiş karbon kredisi piyasası için de benzer bir uygulamayı sağlayabilir. Karbon kredisi piyasası için blok zinciri teknolojisi, karbon kredisinin finansal araçlarını bölüştürerek sektörü tamamen dönüştürebilir ve bireylerin erişimine kapalı olan pazarı katılıma açık hale getirerek karbonsuz bir gelecek için adım atmalarını sağlayabilir.

Dünya çapında milyonlarca insan iklim değişikliğine karşı; gelecek için sorumluluk almaya istekli ve blok zinciri teknolojisi, herkesin net sıfır hedefine ulaşmak için elini taşın altına koymasını sağlayabilir.

Günümüzde, teknoloji neredeyse her alanda başarının anahtarını elinde tutuyor. Karbon piyasalarını perakende yatırımcılara açmak ve küresel karbon ayak izini yukarıdan aşağıya değil, aşağıdan yukarıya ele almak için demokratikleşmenin başlıca teknolojisi sayılan blok zincirinden yararlanmak net sıfır hedefine ulaşılmasını kolaylaştırabilir.

[1] Varlıkların token haline getirilmesi bir ihraççının, dağıtık defter veya blok zincir üzerinde, maddi ya da maddi olmayan varlıkları temsil eden dijital varlıklar oluşturması işlemidir.

Paylaş