Döngüsellik Boşluk Raporu 2024, politika, finans ve iş gücü alanlarında reform yapılmasını ve döngüselliğin teşvik edilmesini öneriyor.
Circle Economy’nin Deloitte iş birliğiyle hazırladığı Döngüsellik Boşluk Raporu 2024 (Circularity Gap Report 2024), 2018’de yüzde 9,1 olan döngüsellik açığının, 2023’te yüzde 7,2’ye düştüğünü gösteriyor.
Rapora göre, yüksek gelirli ülkeler gezegensel sınırlardan iklim değişikliğinin aşılmasında yüzde 42’lik bir paya sahipler. Orta gelirli ülkeler ise bu sınırın aşılmasında yüzde 50 oranında bir etkiye sahip. Aradaki fark, büyük ölçüde orta gelirli ülkelerin gelişmiş ülkeler için malzeme üretmelerinden kaynaklanıyor. Düşük gelirli ülkeler ise yüzde 8 ile gezegensel sınırlardan iklim değişikliğinin aşılmasına en az katkıyı sağlıyor.
Rapor, dünya çapında refah toplumunu inşa etmek için düşük gelirli ülkelerin döngüsel kalkınmayı önceliklendirmesi, orta gelirli ülkelerin endüstriyel süreçlerde döngüselliği teşvik etmesi ve yüksek gelirli ülkelerin tüketim alışkanlıklarını değiştirmesi gerektiğini belirtiyor.
Diğer yandan, adil bir geçiş sağlamak için eğitim müfredatlarına yeşil disiplinlerin ve becerilerin dahil edilerek, iş ve beceri açığının kapatılmasının mümkün olduğu da raporda belirtiliyor. Kısa vadeli meslek kurslarıyla, yenilenebilir enerji teknisyenliği ve onarım uzmanlığı gibi alanlarda yeşil işlere olan talebin büyük ölçüde karşılanabileceği belirtiliyor.
Kamu ve özel sektör iş birliği büyük önem taşıyor
Rapor, döngüsel ekonomiyi teşvik etmek için tüketici davranışlarını değiştirmek ve sürdürülebilir üretim için yeni standartlar belirlemeye yönelik kamu ve özel sektör arasındaki iş birliğinin artırılması gerektiğine de değinerek politika önerileri sunuyor.
– Genişletilmiş Üretici Sorumluluğu gibi düzenlemelerin kapsamını genişletmek ve uygulamayı yaygınlaştırmak: Eskimiş ürünlerin geri dönüştürülmesi ve bertaraf edilmesi sorumluluğunu üreticiye yüklemeyi amaçlayan bu düzenleme, üreticileri dayanıklı, geri dönüştürülebilir ürünler tasarlamaya teşvik ediyor.
– Satılamayan ürünlerin imhasını yasaklamak: Şirketlerin, marka değerini korumak ve düşük maliyet gibi nedenlerle artan stoklarını imha etmelerini yasaklamak, kaynak verimliliğini artırıp atık miktarını azaltarak çevresel ve ekonomik açıdan döngüselliğe katkı sunuyor.
– Çevresel etkisi yüksek ürünlerin reklamını yasaklamak: Çevresel etkisi yüksek ürünlerin reklamının yasaklanması, tüketicilerin tercihlerini etkileyerek sürdürülebilir alternatiflere yönelmelerine yardımcı olabilir.
– Giyim ürünlerine çevresel “puan” etiketi zorunluluğu: Giyim ürünlerine çevresel etlilerini belirten bir puan etiketi zorunluluğu getirilmesi, tüketicilerin daha bilinçli seçimler yapmalarını sağlayabilir.
– Mali teşvikler aracılığıyla tüketicilerin alışkanlıklarını değiştirmelerini sağlamak: Kampanya çekleri ve onarıma yönelik teşviklerle tüketicilerin alışveriş alışkanlıkları değiştirilebilir. Örneğin İsveç, onarımlar için KDV oranlarını düşürürken, Fransa, onarımlar için 25 avroya kadar indirimler sunan bir bonus programı başlatarak tüketicileri teşvik ediyor.