G20 Zirvesi'nin deklarasyon metninde “fosil yakıtların azaltılması” yer almadı

G20 Zirvesi'nin deklarasyon metninde “fosil yakıtların azaltılması” yer almadı

Enerji kapasitesi ve verimliliği konularında somut hedefler belirlenmesine rağmen G20 Zirvesi deklarasyon metninde tüm fosil yakıtların aşamalı olarak azaltılmasında uzlaşılamadı.

Hindistan’ın Yeni Delhi kentinde düzenlenen G20 Zirvesi’nin sona ermesinin ardından yayımlanan deklarasyon metninde, 2030 yılına kadar yenilenebilir enerji kapasitesinin küresel ölçekte üç katına çıkarılması ve enerji verimliliğinin iki katına çıkarılması gibi hedefler ön plana çıktı.

Deklarasyon metninde karbon yakalama ve depolama teknolojilerinden faydalanılmadığı alanlarda kömür enerjisinin aşamalı olarak azaltılacağı ifade edildi. Ancak petrol ve doğal gaz dahil tüm fosil yakıtların aşamalı olarak azaltılması konusunda nihai bir uzlaşma sağlanamadı.

Metinde, küresel ısınmayı 1,5 derece ile sınırlamak için 2030’daki küresel sera gazı emisyonlarının 2019 seviyelerine göre yüzde 43 oranında azaltılması gerektiğine dikkat çekildi. 2020-2025 yılları arasında en yüksek emisyon salımı seviyesine ulaşılacağı belirtilerek acil aksiyon alınması gerektiği vurgulandı. Bu bağlamda Ulusal Katkı Beyanları’nı henüz güncellememiş olan ülkelerin, 2023 yılı sonuna kadar 2030 hedeflerini gözden geçirerek güçlendirmelerine yönelik çağrıda bulunuldu. Öte yandan gelişmekte olan ülkelerin Ulusal Katkı Beyanları’nda yer alan taahhütlerini uygulayabilmeleri için 2030 öncesi dönemde yaklaşık 5,9 trilyon dolara ihtiyaç duyacakları belirtildi.

İklim hedeflerine uygun finansal akışları sağlamanın önemine odaklanılan metinde, gelişmekte olan ülkelere fon sağlama kapasitesini artırmak için çok uluslu kalkınma bankalarında reformların yapılması gerektiği ve borçların yeniden yapılandırılması konularında bir mutabakata varıldı. Hükümetlerin 2010 yılında taahhüt ettikleri 100 milyar dolarlık iklim tazminatının ise 2023 yılı sonuna kadar ödeneceği belirtildi.

Kayıp ve hasar” fonuna da değinilen metinde, COP28’de hayata geçirilmesinin önemi vurgulandı.

Gelişmekte olan ülkelerin yeşil dönüşümlerinin desteklenmesi gerektiği ifade edilerek, düşük maliyetli finansmanı kolaylaştırmaya yönelik çalışmaların hayata geçirileceği belirtildi. IRENA tarafından hazırlanan “Enerji Geçişleri için Düşük Maliyetli Finansman” raporuna atıfta bulunularak, gelişmekte olan ülkeler için yıllık 4 trilyon dolarlık finansmanın harekete geçirilmesi gerektiğine dikkat çekildi. Ancak bunun için herhangi bir yol haritası sunulmadı.

Nükleer enerji kullanan ülkelere yönelik ise radyoaktif atık yönetimi başta olmak üzere çevre güvenliğinin sağlanması için bilgi ve deneyim aktarımı konusunda uluslararası iş birliğinin güçlendirileceği ifade edildi.

Uluslararası ticarette “daha hızlı, daha kısa yoldan, daha temiz” dönemi

G20 Zirvesi’nde dikkat çeken bir diğer başlık ise “Hindistan-Orta Doğu-Avrupa Ekonomik Koridoru” ve “Trans Afrika Koridoru” projelerinin hayata geçirilmesi oldu.

Projeye dair konuşan Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Ursula Von der Leyen, Hindistan-Orta Doğu-Avrupa Ekonomik Koridoru projesinin Hindistan ile Avrupa arasındaki ticareti yüzde 40 oranında hızlandıracağını ifade etti.

Trans Afrika Koridoru projesi kapsamında ise temiz enerji alanında yerel zincirlere ve yerel iş gücüne yatırım yapılacağını belirten Von der Leyen, her iki proje için “daha hızlı, daha kısa yoldan, daha temiz” tanımlamasını kullandı.

G20 Zirvesi sonrasında sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada ise Von der Leyen, liderlere “küresel karbon fiyatlandırması” uygulamasını hayata geçirme çağrısında bulundu. Von der Leyen, “İklim değişikliği insan faaliyetleri sonucu ortaya çıktı. Yani bu, sorunla baş edebileceğimiz anlamına geliyor. Bunun için inovasyona, yeşil teknoloji yatırımlarına, yenilenebilir enerji kapasitesine ve enerji verimliliğine ihtiyacımız var.” ifadelerini kullandı.

 

Paylaş