Türkiye’de karbon yakalama makinesi geliştirildi

Türkiye’de karbon yakalama makinesi geliştirildi

MRZ Çevre Teknolojileri tarafından geliştirilen karbon yakalama makinesi, havadaki karbondioksitin yüzde 80’inden fazlasını hapsedebiliyor.

MRZ CO2” adı verilen ve saatte 15 bin metreküp havayı temizleme özelliğine sahip makine, hapsettiği karbondioksitin önemli bir kısmını karbona dönüştürürken elde edilen karbon, plastik yapımı, sera bitkilerinin yetiştirilmesi ve karbonatlı gazlı içecek üretiminde kullanılabiliyor.

Küresel ısınmaya neden olan en önemli sera gazlarının başında karbondioksit geliyor. Bazı bilim insanlarının, emisyonları azaltmak için gerekli bir araç olarak gördüğü, ancak bazılarının ise dolaylı yoldan çevreye zarar vermeye devam ettiğini belirttiği karbon yakalama teknolojisi, bütün tartışmalara rağmen iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir araç olarak görülüyor.

Geliştirdikleri karbon yakalama makinesi hakkında bilgi veren MRZ Çevre Teknolojileri Ltd. Şti. Yönetim Kurulu Başkanı Taner Mirzabey, “Paris İklim Anlaşması bize ufuk oldu. Sonrasında karbon tutma ve yakalama teknolojisini ülkemize sağlamayı hedefledik ve geliştirdiğimiz makinenin en küçük modelinde 5 bin ağacın bir yılda yaptığı işi bir günde yapmayı başardık.” diyor.

Geliştirilen modellerden biri insan sağlığına zararlı olan partikülleri topluyor, diğeri ise havadaki karbondioksiti topluyor fakat ayırmıyor. Makine, havadaki karbondioksiti topik oksijenle ayırarak karbon elde ediyor. Elde edilen karbon ham madde olarak gazozlarda, yakıtta ve petrol kuyularında kullanılabiliyor. Mirzabey, gelen talep doğrultusunda hangi yöntemle kullanılacaksa ona göre altyapının hazırlanabileceğini belirtiyor.

Hedeflerinin bu makinelerin kullanımını, büyük firma, belediye, hastane ve sanayiler arasında yaygınlaştırmak olduğunu belirten Mirzabey, yurt içi ve yurt dışından çok fazla talep aldıklarını söylüyor.

Pet şişe ile yüzde 90 oranında su tasarrufu sağlıyor

Van’ın merkez Tuşba ilçesinde, ata tohumu üretimi yapan Ramazan Duman, çevreye duyarlı bir tarım yöntemi kullanarak geri dönüşüme katkı sağlıyor ve susuz tarım yapma amacıyla 5 litrelik pet şişeleri değerlendiriyor. Duman, geliştirdiği yöntemle kuraklıkla mücadele ederken su tasarrufu da sağlıyor.

Ata tohumu üzerinde çalışmalar yapan üretici Ramazan Duman, pet şişeleri araziye gömerek bitkilere su ihtiyacını karşılıyor. Pet şişeler, havadaki nemi suya dönüştürerek bitkilerin su ihtiyacını karşılıyor ve bu yöntemle yaklaşık yüzde 90 oranında su tasarrufu sağlanıyor.

Bitkilere sadece can suyu verildiğini ve şimdiye kadar hiçbir suya ihtiyaç duymadıklarını belirten Duman, “Çöpe gidecek olan bidonları kullandık. Bu bidonların alt kısmını keserek bu çalışmayı yaptık. Su içerisinde devir daim yapıyor. Bu şekilde hem malç etkisi yapıyor hem de mini sera görevi görüyor. Bitki bu şekilde susuz şekilde yetişiyor. Bu yıl kavun ve karpuza daha çok ağırlık verdik.” dedi.

Mikroorganizmalar yeşil biyo-üretim için büyük faydalar sağlayabilir

Lawrence Berkeley Ulusal Laboratuvarı ve UC Berkeley önderliğindeki bir araştırma ekibi ise fosil yakıtlara dayanan kimyasal üretim süreçlerine sürdürülebilir alternatifler sunarak endüstriyi karbondan arındırma konusunda önemli bir keşfe imza attı.

Deneyde doğal enzimatik reaksiyonları “karben transfer reaksiyonu” adı verilen yeni bir reaksiyonla birleştirmek için bakteriler kullanıldı. Bakterilerin, hücresel metabolizma yoluyla şekeri karben ve alkene dönüştürerek yenilikçi biyoaktif bileşiklerin ve ileri biyoyakıtların sürdürülebilir üretiminde kullanılabilecek yüksek enerjili siklopropanlar ürettiği gözlendi.

Araştırma ekibinde yer alan Jay Keasling, “Artık bu reaksiyonları bakteri hücresi içinde gerçekleştirebiliriz. Hücreler tüm reaktifleri ve kofaktörleri üretiyor. Bu da bu reaksiyonu seri üretim için çok büyük ölçeklerde gerçekleştirilebileceğimiz anlamına geliyor.” dedi.

Karbon bazlı ürünleri üretmek için bakterilerin kullanılması, endüstrideki kimyasal üretim süreçlerinin sürdürülebilirliğini artırabilir. Bu da fosil yakıtların kullanımının azalması ve sera gazı emisyonlarının düşmesini sağlayabilir. Bu yeni buluş, yakıt, ilaç ve kimyasal üretiminden kaynaklanan sera gazı emisyonlarını azaltarak çevresel etkileri en aza indirebilir.

 

 

Paylaş